Akciğer kanseri akciğerlerde kontrolsüz hücre bölünmesinin neden olduğu bir hastalıktır. Kontrolsüz bir şekilde bölünen anormal hücreler, akciğerin düzgün çalışmasını engelleyen doku kitleleri veya tümörleri oluşturur. Akciğer kanseri, genellikle solunum yollarında (bronşlar veya bronşiyoller) veya küçük hava keselerinde (alveoller) başlar.

Akciğer kanseri dünya çapında kansere bağlı ölümlerin en önde gelen nedenidir. Sigara içmek akciğer kanserinin en önemli nedenidir ve tüm vakaların yaklaşık %85'inden sorumludur. Bunun nedeni, sigara ile düzenli olarak bir dizi farklı toksik maddenin solunmasıdır. Akciğer kanseri riski, içilen sigaranın süresi ve sayısı arttıkça artar. Diğer risk faktörleri arasında pasif olarak sigara dumanına maruz kalma, mesleki maruziyet (asbest, radon ve bazı kimyasallar gibi), hava kirliliği, genetik yatkınlık ve aile öyküsü, önceki kronik akciğer hastalıkları yer almaktadır.

Genellikle 40 yaşın altındaki kişilerde nadir görülür ve akciğer kanseri oranları yaşla birlikte hızla artar. Başlıca belirtileri arasında geçmeyen inatçı öksürük, göğüs ağrısı, nefes darlığı, kan tükürme, iştahsızlık, kilo kaybı, ses kısıklığı ve tekrarlayan akciğer enfeksiyonları yer almaktadır.

Akciğer kanserinden korunmanın en iyi yolu sigara içmemektir. Yıllarca sigara içmiş olsanız bile sigarayı bırakmak akciğer kanseri riskinizi azaltır. Sigarayı bırakmanıza yardımcı olabilecek tedaviler ve yapılması gerekenler hakkında doktorunuzla konuşun. Sigara içen biriyle yaşıyorsanız onu sigarayı bırakmaya teşvik edin. En azından dışarıda sigara içmesini isteyin. İşyerinde toksik kimyasallara maruz kalmaktan korunmak için önlem alın. Örneğin, koruma amacıyla size bir yüz maskesi verildiyse, daima onu takın. Meyve ve sebzeden zengin diyet ve düzenli egzersiz yapın. Geçmeyen şikayetleriniz varsa mutlaka bir doktora başvurun.

Akciğer kanseri sıklıkla tedavi seçeneklerinin sınırlı olduğu ileri evrelerde teşhis edilir. Bu nedenle yüksek riskli bireylerin taranması, erken teşhise olanak sağlama ve hayatta kalma oranlarını önemli ölçüde artırma potansiyeline sahiptir. Ayrıca birincil korunma (tütün kontrolü önlemleri ve çevresel risk faktörlerine maruz kalmanın azaltılması gibi) akciğer kanseri vakalarını azaltabilir ve hayat kurtarabilir.